l/bw 1. (birbirine) yapışmak 2. kaynaşmak (ayrılmayacak bir biçimde birleşmek) * çîmento û xîçik zû bi hev ve dizeliqin çakıl ile çimento çabuk kaynaşır 3. (birbirine) girmek, dalaşmak * ji bo peran bi hev ve zeliqîne para için birbirine girdiler 4. çok zayıflamak 5. (bir şeyi) paylaşamamak 6. kapışmak * li ser keçikê bi hev ve zeliqîne kız yüzünden kapışmışlar
1) birbirine yapışmak 2) çekişe çekişe pazarlık (etmek) 3)(birbirine) dalaşmak
tarafindan 1970-01-01 02:00 tarihinde kurmanciden turkishye çevrildi.